Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan-CHP lideri Kılıçdaroğlu'ndan ve 9.cu Cumhurbaşkanı Demirel'den Ramazan Bayramı mesajları

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN’IN 

RAMAZAN BAYRAMI MESAJI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Türkiye, maruz kaldığı terör saldırılarına, kuşatmalara, tuzaklara rağmen demokrasi ve ekonomisiyle dimdik ayakta kalarak, kendi halkı yanında tüm doslarının ve insanlığın umudu olmayı sürdürüyor.”dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, “Aziz vatandaşlarım, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Mübarek Ramazan Bayramınızı gönülden tebrik ediyorum. Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ebedi azaptan kuruluş olan bir Ramazan ayını daha geride bıraktık.

Bizleri küslerin barıştığı, ayrı düşenlerin kavuştuğu, safların sıklaştığı, umutların tazelendiği, yüreklerin heyecanla çarptığı bir bayrama daha ulaştırdığı için Rabbimize hamd ediyorum.

Bununla birlikte dünyanın dört bir yanında, şu mübarek bayram günlerinde dahi zulüm altında inleyen, yokluk ve yoksulluk içinde çırpınan kardeşlerimizin olduğunu bilmek, kalplerimizi hüzünlendiriyor. Bayramların vatandaşlarımızın tamamı yanında, tüm Müslümanlar ve insanlık için de gerçek manasıyla bayram havasında geçmesini arzu ediyoruz” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE TÜM TUZAKLARA RAĞMEN AYAKTA KALARAK İNSANLARIN UMUDU OLMAYI SÜRDÜRÜYOR.”

“Türkiye, maruz kaldığı terör saldırılarına,  kuşatmalara, tuzaklara rağmen demokrasisi ve ekonomisiyle dimdik ayakta kalarak, kendi halkı yanında tüm dostlarına ve insanlığın umudu olmaya sürdürüyor.”, dedi.

(KAYNAK:https://www.haberler.com/cumhurbaskani-erdogan-dan-ramazan-bayrami-mesaji-12113388-haberi/)

&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&

CHP LİDERİ KEMAL KILIÇDAROĞLU'NDAN

RAMAZAN BAYRAMI MESAJI

 CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kurban Bayramı mesajında, "Ülkemizin ve içinde bulunduğumuz coğrafyanın bu gerçekliğine rağmen biliyoruz ki toplumu kutuplaştıran, vatandaşlarımızı ’Biz ve onlar’ çıkmazına sokarak ayrıştıran iktidar anlayışı karşısında yalnız değiliz. Adalet Yürüyüşü ve Adalet Kurultayı boyunca, tüm kutsal dinlerin de özünü oluşturan adalet kavramının şemsiyesi altında buluşabilen milyonlar olduğumuzu gördük" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Kurban Bayramı mesajı şu şekilde: "Bayramlar yoksullara, yoksunlara, mazlumlara, çare bekleyenlere, kimsesizlere yakınlaştığımız; geçmiş öfkeleri, kin ve nefret duygularını kenara bıraktığımız, kardeşçe kucaklaşmanın, sulhun, bağışlamanın ve bağışlanmanın öne çıktığı özel günlerdir. Ancak yüzleşmemiz gereken bir gerçek var ki Sevgili Peygamberimizin coşkuyla kutlanmasını istediği bayramların manevi ikliminden uzaktayız. Savaşlardan, çatışmalardan, ülkelerinin kendi aralarındaki anlaşmazlıklardan doğan kan ve gözyaşı, İslam coğrafyasında hızla kökleşiyor. Ülkelerinden ayrılmak zorunda kalan milyonlarca Müslüman, çağımızın muhacirleri, geçmiş güzel günlerini acıyla anımsıyor. Kalanlar ise neredeyse onlarca yıldır huzur içinde bayram kutlamaktan mahrum bırakıldıkları coğrafyada, barışı çok daha büyük bir özlemle arıyor. 

(KAYNAK:http://www.hurriyet.com.tr/gundem/kilicdaroglundan-bayram-mesaji-40566702)

&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&
Süleyman Demirel “Bu fötr şapkayla 6 defa gittim, 7 kere geldim” diyen 9.cu CUMHURBAŞKANIMIZ’IN Ramazan Bayramı’nda Türk Halkına nasihat şeklinde ve gelecekle ilgili olarak önemli konulara değindiği mesajını da hatırlatmak istedik:

Süleyman DEMİREL

Görev Süresi: 16 Mayıs 1993 - 16 Mayıs 2000

16 Mayıs 1993’te, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından Türkiye’nin 9. Cumhurbaşkanı seçildi. Demirel, 16 Mayıs 2000 günü görev süresini tamamlayarak cumhurbaşkanlığından ayrıldı.

07.01.2000

"Sevgili Vatandaşlarım,
Bir Ramazan Bayramı'nı daha milletçe idrak ediyoruz. Bu mübarek bayram gününde, bütün vatandaşlarımı sevgi ve saygıyla selâmlıyorum.
Bayramlar, günlük hayatın getirdiği her türlü dargınlığın unutulması, küskünlüklerin terk edilmesi ve sevgiyle kucaklaşılması gereken özel günlerdir. 
Tüm vatandaşlarımı, Ramazan Bayramının ruhuna uygun olarak, sevgi ve muhabbetle kucaklaşmaya çağırıyorum…

(17 Ağustos Deprem Sabahı)
Binaenaleyh Türkiye'nin altı çürüktür, Türkiye'nin altı çürüktür diye bırakıp gidecek değiliz, bununla yaşamasını öğreneceğiz.

DEĞERLİ VATANDAŞLARIM.
Üzüntüleri ve sevinçleri ile 1999 yılını geride bıraktık ve yeni bir bin yıla girdik.
Geride bıraktığımız 1999 yılı içerisinde; dünyada ve ülkemizde önemli gelişmeler meydana gelmiştir. Millet olarak, birlik ve beraberliğimizi güçlendirmemiz gereken bir dönemden geçiyoruz. 
Bizi bir arada tutan ortak değerlerimize her zaman sahip çıkmalıyız. Bunlar; tarihimizdir, kültürümüzdür, vatandaşlık bağıyla bağlı olduğumuz devletimizdir, demokratik rejimimizdir, üzerinde yaşadığımız mukaddes vatanımızdır, ortak gelecek hedefimizdir. 
Hoşgörü, anlayış ve sevgi içerisinde bir arada yaşama geleneğimizi sürdüreceğiz. Bu, aynı zamanda, demokrasinin de bir gereğidir.
Birlik ve beraberliğimizi koruduğumuz sürece aşamayacağımız hiçbir engel, varamayacağımız hiçbir hedef yoktur. 
Türkiye, kurulduğu günden bu yana, mevcut sıkıntılarına rağmen, en güçlü olduğu dönemi yaşamaktadır. Dünya şartları bizim gelişmemizi, güçlenmemizi teşvik edici niteliktedir.

Ege bir Türk gölü değildir, Ege bir Yunan gölü de değildir. Binaenaleyh ege bir göl değildir!

Değerli Vatandaşlarım,
1999 yılı Türkiye için her bakımdan son derece başarılı bir gündemle geçmiştir. Yıl boyunca;
Ülkemizin 15 yıldır maruz kaldığı bölücü terörün tamamen ortadan kaldırılmasına yönelik mücadelemizde önemli mesafeler katettik; PKK terörizmine karşı mücadelede bu çetenin elebaşı Öcalan'ın yakalanmasıyla büyük bir başarıya imza attık; 
Tüm dünyayı yakından ilgilendiren sorunların barışçı yollardan çözümünde oynadığımız ağırlıklı rolle, dünyadaki saygınlığımızı pekiştirdik;
Değerli Vatandaşlarım,
21. Yüzyılın başında herkesin gurur duyacağı, gelişen ve kalkınan bir Türkiye vardır. Türkiye'nin geleceği parlaktır. Kendimizden emin bir şekilde yılmadan çalışmaya devam etmeliyiz. Yarınımız bugünümüzden mutlaka daha iyi olacaktır.
Mevcut sorunlar nedeniyle karamsarlığa kapılmayı doğru bulmuyorum. Bugün Türkiye, kurulduğu dönemle kıyaslanamayacak kadar ileri bir seviyededir. 
Türkiye, bir yandan sorumluluklarını yürütürken, bir yandan da dünya üzerindeki gelişmelerin ve konumunun kendisine sunduğu fırsatları da değerlendirerek gelişmesini devam ettirecektir.
Sorunlarımızı çözecek ve engelleri aşacağız. Türkiye'nin önünde parlak ufuklar uzanmaktadır. Türkiye bu ufuklara mutlaka varacaktır.

Meseleleri mesele etmezseniz ortada mesele kalmaz.

Sevgili Vatandaşlarım,
Türkiye Cumhuriyeti demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. 
Türkiye'de hür, parlamenter, çoğulcu, anayasal demokratik rejim yürürlüktedir. Devletin ve rejimin bütün kurumları görevlerinin başındadır. Devlet ve rejim belirlenmiş kurallar çerçevesinde işlemektedir. 
Devletin tüm kurumları, çağdaş hukuka dayanan bir devlet yapısı içerisinde oluşturulmuş ve devlet işleri ile din işleri birbirinden ayrılmıştır.
Cumhuriyetin temel niteliklerinden olan laiklik, ülkemizde aynı zamanda iç barışın da önemli bir şartıdır. 
Laikliği dinsizlik olarak göstermeye çalışanlar, gerçekleri çarpıtmaktadırlar. Laiklik, inanç ve ibadet hürriyetinin koruma altına alınmasıdır. Laik, demokratik Cumhuriyet, geçen 76 yılda bunu sağlamıştır.
Yüce dinimizde önemli bir yeri olan Ramazan ayını hep birlikte huzur ve güven içerisinde idrak ettik. Bu mübarek ayda tüm vatandaşlarımız, dinimizin gereklerini özgürce yerine getirmişlerdir.
Bundan hepimiz mutluluk duyuyoruz.
Burada bir hususa tüm vatandaşlarımın dikkatini çekmek istiyorum: İçeride ve dışarıda ülkemiz açısından olumlu ve önemli gelişmelerin yaşandığı şu dönemde, huzur, sükûn, dirlik ve düzenlik her zamankinden daha titiz bir şekilde korunmalı ve sürdürülmelidir. 

- Fiyatlar günden güne artıyorsa memlekette pahalılık var demek

Değerli Vatandaşlarım,
Türkiye ve Türk milleti olarak yeni bir yüzyılı umut ve heyecan içerisinde karşıladık. Bugün Türkiye her alanda ilerlemektedir. Bölgesinde ve dünyada yeni ve önemli bir konuma sahiptir. Uluslararası düzeyde yeni roller yüklenmektedir.
Genç ve dinamik, büyük bir potansiyele sahip bir ülkeyiz. Önümüzdeki fırsatları değerlendirerek, şanlı tarihimize yakışır bir şekilde, yakın bir gelecekte daha da güçlenecek ve geleceğin dünyasının şekillenmesinde daha büyük roller üstleneceğiz.
Başarılı olabilmemizin yegâne şartı; demokrasiye ve devlete olan inancımızı korumak ve kendimize güvenmektir. 
Türkiye ve Türk milleti olarak, geleceğe güvenle bakmamız için her türlü sebep mevcuttur. Zenginliklerimizin, varlarımızın değerini bilmemiz, şimdiye kadar sağladığımız başarılara yenilerini ilâve edebilmemiz için şarttır. 
Türk milleti, demokrasinin yerleşmesinde, kalkınmada, çağa ulaşmada ve dünyayla kucaklaşmada büyük mesafe kateden Türkiye'nin, şimdiye kadar gösterdiği başarıları ve şu anda bulunduğu seviyeyi doğru değerlendirerek kendisine güvenmeli ve geleceğe iyimserlikle bakmalıdır. 
Her geçen günümüz bir evvelkinden daha iyi olacaktır. Doğru bir yoldayız; önümüzde aydınlık bir gelecek uzanıyor.
Tüm vatandaşlarımı, Türkiye'nin aydınlık geleceğine inanmaya ve bu geleceğe katkıda bulunmaya çağırıyorum.
Geçici bazı sıkıntı ve dalgalanmalara bakılarak, karamsarlığa ve endişeye kapılmak, Türkiye'ye yapılacak en büyük haksızlıktır.
Türkiye yoluna devam edecektir. Önümüzdeki yılları sorunlarımızı çözerek, kalkınma ve ileriye gitme çabalarında daha büyük mesafeler katederek iyi bir şekilde değerlendireceğiz. Hedefimiz önümüzdeki 20 yıl içerisinde dünyanın gelişmiş ilk 10 ülkesi arasına girmektir.
20. Yüzyılın başında 'hasta adam' olarak nitelendirilen Türkiye, 21. Yüzyıl'da bir dünya devleti haline gelmiştir.
Sevgili Vatandaşlarım,
Bugün tarihî bir dönemeçte bulunmaktayız. 2000'li yıllar diğer ülkeler için olduğu gibi ülkemiz için de yeni bir başlangıcı ifade etmektedir.
Daha büyük adımları atmalı, daha büyük atılımları gerçekleştirmeliyiz. …
Türkiye, kapsamlı bir devlet reformunu mutlaka tamamlayacak, çağın icaplarına uygun bir anayasal reformu gerçekleştirecek, kamu idaresinde şeffaflığı sağlayacak, yargının hızlı ve adil olmasını teminat altına alacaktır.
Türkiye, eğitimden sağlık ve sosyal güvenliğe, tarımdan sanayie, iletişimden ulaşım ve enerjiye, bilimden spora, çevre ile barışık kalkınmadan özelleştirmeye her alanda Avrupa Birliği standartlarını yakalayacak, yurttaşlarının küresel düzeyde çağdaşlarıyla rekabet edebilmesi için gerekli şartları yaratacaktır. 

Yağmur yağarken ben ıslanmam diyemezsin.

Sevgili Vatandaşlarım,
İstediğim şey, barıştır, kardeşliktir, birlik ve beraberliktir. Ülkemizin, daha güzel yarınlara, kendinden emin, huzur ve güven içerisinde hazırlanmasıdır.
Türkiye güçlü bir ülkedir ve bugünlere kolay gelmemiştir. Bu anlamlı günde, hepimize düşen görev; neye sahip olduğumuzun değerini iyi bilmek ve güzel ülkemize sahip çıkmaktır.
Geleceğe emin adımlarla yürüyebilmemiz için, millet olarak, kendimize, devletimize ve demokrasimize güvenmeye devam etmeliyiz. 
Sorunların muhakkak aşılacağını bilmeli; hürriyet, adalet, zenginleşme, refah içerisinde yaşama hedefine bağlı kalarak ülkemize sahip çıkmalı; çağdaş uygarlık düzeyinin üstüne çıkma hedefine er veya geç ulaşılacağına inanmalıyız. 
Cumhuriyet kurulduğundan bu yana gerçekleştirdiğimiz atılımlar bize bu inancı vermeye yeterlidir. 
Bu duygu ve düşüncelerle, yurt içinde ve dışındaki bütün vatandaşlarımın, Kıbrıs'taki soydaşlarımızın, İslâm Alemi'nin ve Türk Dünyası'nın Ramazan Bayramı'nı kutluyor; Bayram'ın milletimize ve bütün insanlığa hayırlar getirmesini Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum"

GELDİM-GİTTİM-TEKRAR GELDİM VE GENE GİDİYORUM SONSUZA ELVEDA

ALLAH RAHMET ETSİN VE GÜNAHLARINI AFFETSİN.