30 Nisan 2019 Salı

Gazetelerden seçtiklerimiz ve kısa yorumlarımız.

HABERLER VE ULUSAL YORUMLAR



ulusal yorum:


Atatürk'ün kurmuş olduğu bir partinin Genel Başkanı'na yapılan bu saldırı öyle kolay kolay unutulacak bir saldırı değildir.Yapılan incelemeler derinleştikçe, saldırının gerçek amacı  ortaya çıkacaktır.CHP bu konuda son derece kararlı gözükmektedir.Toplumu, kutuplaştırmak, bölmek ve parçalamak kimsenin yararına olamaz.Şahsi menfaatler uğruna ülkenin geleceği ile oynamak son derece tehlikeli olabilir. Daha mantıklı ve sağ duyulu olmak zorundayız.Halk TV. de hemen her gün bu konuda uzman görüşleri dile getirilmektedir.Basit bir protestodan öte, bıçakla bile saldırı olduğu söyleniyor.Mutlaka İktidar partisinin daha duyarlı bir şekilde konunun üzerine gitmesinde yarar olduğu kanaatindeyiz. Her konuyu ve her kişiyi FETO'cu olarak suçlamak çok kolaylaştı.Kılıçdaroğlu son beyanatları ile olumlu mesajlar vermektedir. 

İstanbul Belediye Başkanlığı koltuğuna oturan Ekrem İmamoğlu, Belediye'de personele çıkan yemeklerde düzenlemeler yapması hoş karşılanmaktadır. Yemek ve mevki ayırımı yapılmadan herkesin eşit şartlarda yemek yemesi Demokrasi'nin uygulanması olarak görülmektedir. İmamoğlu halkın sevgisini kazandı. İ







ulusal yorum:
Cumhurbaşkanı Erdoğanın ortaya attığı Türkiye ittifakı mutlaka olmalıdır.
Sadece Siyasi çevreler değil, Sendikalar, odalar, Üniversite yetkilileri, meslek ve sanayi temsilcilikleri olarak çok geniş kapsamlı bir ittifak arayışına ülkemizin ihtiyacı olduğu kanısındayız.
Türkiye'nin içerisinde yaşıdığı ekonomik sıkıntılar, krizlerin baş göstermesi  ve çevremizdeki ülkelerdeki gelişmeler MİLLİ BİR İTTİFAKI ZORUNLU KILMAKTADIR.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın önerdiği bu ittifaka bütün siyasi partiler sıcak bakmalı ve uzlaşmacı bir tutum ile mutlaka bir araya gelmelidirler.
Gerekirse Milli Mutabakat Hükumeti de kurulmalıdır.
Eski Cumhurbaşkanlarından Abdulah Gül'de ki siyasi parti kurma hareketi, AKP içerisinde tedirginlik yaratabilir.
Eski AKP lilerin kuracakları bir parti mutlaka AK Partiye zarar verebilir.
31 Mart seçimlerinden sonra da Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan ‘Türkiye ittifakı’ önerisi geldi. Erdoğan’ın ‘Türkiye İttifakı’ önerisi siyasi kulislerde hızla tartışılırken ABD de harekete geçti. ABD milli bir ittifakın önünü kesmeye çalışırken, ABD planlarına uygun bir ittifak formülü dillendirilmeye başlandı. ABD, siyasi partiler içinde kendine yakın grupları harekete geçirerek ‘Türkiye ittifakı’nın önünü kesecek girişimleri başlattı. CHP’de bir kanat, Çubuk saldırısını öne çıkararak MHP’yi hedef aldı. MHP ile ipleri gererek ‘Türkiye İttifakını’ engelleme, ABD’nin isteği doğrultusunda bir ittifakın önünü açma çabası dikkat çekti.



ulusal yorum:
Demokratlar bir türlü yıllardır birleşemediler. Zaten kimin Demokrat, olduğunu da bir türlü tespit edemedik.
Demokratların ittifakı ile neler olabilir, neler yapılabilir onu da merak ediyoruz doğrusu.
İmamoğlu, İstanbul'lunun sevgisini kazandı.
Eğer seçim yenilenirse, kimsenin şüphesi olmasın İmamoğlu ezici bir çoğunlukla başkanlığı yeniden kazanır. Bunu AKP'lilerin iyi düşünmesi gerek.



ulusal yorum:
Domates bu ülkede çok tüketilen bir meyvadır. En ucuz o olmalıdır. Maalesef halk artık tane tane almaya başladı. Tarımı yok olan bir ülke aç kalmaya da mahkumdur.
CHP de YSK korkusu olmaz. İstanbul Seçimleri yenilendiği taktirde CHP li Aday İmamoğlu ezici bir çoğunlukla tekrar Başkanlığa oturur. Asıl düşünmesi gereken AKP dir.





ulusal yorum:
 İstanbul'lular belirsizliklerden bıktılar. Herkes suskun ve küskün bir durumda. Türkiyenin Dörtte birinin barındığı İstanbul'da yaşam koşulları zaten ağır.
İmamoğlu ile İstanbul'lular sevinmişti. Bundan sonra kolay kolay onu bırakmazlar. Bundan korkan AKP elbette İmamoğlu'na bu kadar büyük bir rantı olan Şehri bırakmak istemeyecektir.
Demokrasiye inanmak ve kurallarına uymak gerek.
Dış güçlerle işbirliği yapan iç güçler Türkiye'yi tuzağın içine çekmek isteyeceklerdir. Bunun çalışmasını yüzyıllardır yapmaktadırlar. Lozan'ın mağlubiyetini hazmedemeyen emperyal güçler, devamlı ülkemiziin içerisini kaşımaktadırlar. Birlik ve beraberlik içerisinde olarak bu tuzaklara düşmememiz gerek.


29 Nisan 2019 Pazartesi

Diriliş Postası, Cumhuriyet,Türkgün, Sözcü,Akit ve Yeni Şafak gazetelerinden manşet haberler.


HER GÜN YENİ BİR BAŞLANGIÇTIR.
UMUTSUZLUĞA KAPILMAMAK GEREK.
ÜLKEMİZİN GELECEĞİNİN AYDINLIK OLMASI BAŞTA SİYASİLER OLMAK ÜZERE, TÜM ÜLKE VATANDAŞLARIMIZIN GÖREVİDİR.
AHLAKLI VE FAZİLETLİ BİR TOPLUM OLMAK ZORUNDAYIZ.
HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ HAKİM OLMALIDIR.



 Yıldırım doğru söylemiş. Seçimler yapıldı bitti. Zorla seçimi kazanmak çabası ülkeye zarar verir. Ekonomik kriz içerisinde yaşayan vatandaş, huzur ve güven istiyor. Ekonomik baskıdan kurtulmak istiyor. İstikrar istiyor. Bölünüp, parçalanmak, başkalarının emri altına girmek istemiyor.




 Gerçekler acıdır. Birilerine yaranabilmek için gerçeklerden uzak olunmamalıdır.
Ekonomik terörü kimler yarattı. O bilinmeli ve tedbirler de ona göre alınmalıdır.
Çamlıca'ya sığılmayabilir. Camilerimizin çoğu Bayramlarda da dolar taşar.
Bu ülke insanı çare bulamadığında Allahı'na sığınır. Çareyi Allah'ta arar.
Türk milleti birlik ve beraberlik içerisinde olmak zorundadır
.


Soğan-Patates-Saman İthal eden bir ülke olma konumundan çıkılmalı, üreten bir toplum olmak için çaba harcamalıyız. 
Verimli topraklarımızdan bereket fışkırmaktadır. Köylümüze destek vermeliyiz ki, o da tarlasını eke bilsin, verimli ürün alabilsin. 
Her yemeğe konması gereken Soğanı alamayan halkım, yemeğinin tadını da alamaz. 
Yeni göreve gelen Belediyelerimiz Tarıma önem vermeli ve tarımsal ürünlerin üretilmesi için çaba harcamalıdır. 

22 Nisan 2019 Pazartesi

23 Nisan Çocuk Bayramı Kutlu olsun.


23 NİSAN - APRIL 23
 Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Kutlu olsun.


                         Hakimiyet bilâ kayd-u şart Milletindir     
      ( EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR.)
Atatürk’ün söylemiş olduğu bu sözün daha da kısa bir şekilde anlamını açıklayacak olursak “Herşeye halk karar verir. Halkın gücünden daha büyük bir güç olamaz ve halk eğer ki yönetimden idareyi vermiş olduğu güçten memnun değil ise bu gücü bu iradeyi de değiştirme hakkına sahiptir. Yani bu tam olarak demokrasiye giden yol demektir.
&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&
Ben bir çocuktum Egenin bir köyünde yaşayan.
Bir bayram, çift ayakkabı görünce, tüm dünyayı bu ayakkabıların içerisine sığdırılmış sanırdım ve bana  verilmiş bir armağan gibiydi..
Herkes, her büyük, her yetişkin, her hoca beni gördüklerinde,   bana nasihat verir ciddi olmamı isterlerdi. 
Çocuksu  davranışlarımı oynadığım oyunun bendeki ciddiyetini aşağılıyorlardı.
İşte o zamanda kendimi bulduğum bir bayram vardı.
23 Nisan. 
O Gün kişiliğimi bulur, benliğime kavuşurdum. 
Belki köydeki çocuklar için en heyecanlı, en özel ve kendini değerli hissettiğim
bir küçük vatandaş olarak gördüğüm tek gündü.
O gün Atatürk'ü, Cumhuriyeti ve Demokrat değerlerini anlayamamıştım.
Hayatım muhafazakar olarak geçti. 
Ama sonunda anladım ki; iradeni kullanamıyorsan, özgür değilsen, biri seni düşündüğünü söyleyerek tüm hayatındaki özgürlüğü alıyorsa, sen kölesin.
Ne Müslüman olursun, ne de mutlu. 
Sonra anladım ki, Atatürk’ün ne büyük bir kahraman olduğunu. 
Kahramanlığı memleketi kurtarmaktan öte, bana kendimi yönetme ve köyden çıkıp yurt dışında okuma fırsatı vermesiydi. 
İşte Cumhuriyet, Demokrasi buydu.
EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİN ELİNDE İDİ VE ÖYLE DE OLMALIYDI.
Ruhun şad olsun ATAM. 
Sana o mahzun köylü çocukların duası yeter.
TÜM ÇOCUKLARIN BAYRAMINI KUTLARIM.

(OKTAY KEMAL ÖZ DEMİR.)
&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&
          

 23 Nisan 1920
 Türkiye Büyük Millet Meclisinin törenle açılması

 
 23 Nisan 1929
Ankara Palas’ta verilen bir çocuk balosunda çok sevdiği Türk çocukları arasında. 


Atatürk’ün solundaki çocuk Ömer İnönü’dür.

1920 - Ankara'da Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılması.
Atatürk'ün, Meclis'in hangi üyelerden oluşacağına dair Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde demeci: "Yüksek meclisiniz, bildiğiniz gibi, olağanüstü yetkiye sahip olarak, yeniden seçilen milletvekilleri ile taarruza uğrayan Hükûmet Merkezi'nden canını kurtararak buraya gelen milletvekillerinden oluşmuştur."


1920 - Cuma günü yapılan açılış toplantısına 115 mebus katıldı. Meclisin en yaşlı üyesi Sinop mebusu Şerif Bey'in açılış konuşmasında hür ve istiklali tam millet olarak yaşamayı amaçladıklarını ve bu yolda mücadele vereceklerini ilan etti.
Hakimiyet-i Milliye' nin bugün çıkan sayısında Büyük Millet Meclisi'nin açılışı "tarihi bir olay" olarak değerlendirildi.

23 Nisan 1921
TBMM Başkanı Mustafa Kemal, Meclis balkonunda,
yanında arkadaşları ve milletvekilleri ile birlikte

1929 - 23 Nisan ilk defa Çocuk Bayramı olarak kutlandı.
Atatürk'ün, öğleden sonra Ankara Palas'ta düzenlenen "Çocuk Balosu"nu şereflendirmesi.
1924 - Atatürk'ün, 23 Nisan'ın 4. yıldönümü nedeniyle Hâkimiyet-i Milliye muhabirine söyledikleri: "...Beş yıl evvel nasılsa bugün de aynı hislerle doluyum. Halden emin, gelecekten eminim. Bugün nasılsa yarın da öyle olacaktır."
1922 - Büyük Millet Meclisi'nin açılışının birinci yıldönümü, bir yıl önce çıkartılan kanun gereği bayram olarak kutlandı.
Bu ilk bayram konusunda Yenigün gazetesine demeç veren Mustafa Kemal, "23 Nisan Türkiye milli tarihinin başlangıcı ve bir dönüm noktasıdır," dedi.

Atatürk'ün, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 2. açılış yıl dönümü nedeniyle "Yenigün" gazetesi muhabirine demeci: "23 Nisan, bütün bir düşmanlık cihanına karşı ayağa kalkan Türkiye halkının, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni kurmak hususunda gösterdiği harikayı ifade eder."
1921 - Atatürk'ün, Büyük Millet Meclisi'nin açılışının 1. yıldönümü nedeniyle Meclis binası balkonundan söylevi: "...Eğer Yunanlılar gerçekten barış arzu ediyorlarsa İzmir ve Trakya'dan gitmelidirler. Biz bunu şimdiye kadar hakkımıza ve adalete güvenerek istiyorduk. Bundan sonra galibiyet hakkı ile istiyoruz!"
Atatürk'ün, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılışının millî bayram olarak kabulü nedeniyle Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti örgütüne telgrafı: "...Yeni ve yüce bir tarihe başlangıç olan bu kutlu günü, milletin hâtırasında ebediyen yaşatmak üzere Meclisimiz, bugün 23 Nisan tarihinin millî bayram sayılmasını bir özel kanunla kabul etmiştir. Bu mukaddes tarihi oluşturan millî mücadelenin en canlı ve fedakâr etkeni bulunan Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk heyetlerini coşkuyla tebrik ederim." [Kocatürk]

1920 - Ankara'da Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılması.
Mustafa Kemal, Ankara'da Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni açtı.
Kazım Karabekir'in TBMM'ne başarı ve bağlılık telgrafı: "XV. Kolordunun bu milli meclisimizin emrine amade olduğunu kemal-i hürmetle arz olunur."














14 Nisan 2019 Pazar

Mansur Yavaş’tan manifesto gibi çıkış: Haram yemedim, yedirmem




Mansur Yavaş’tan manifesto gibi çıkış: 

Haram yemedim, yedirmem.



Mansur Yavaş’tan manifesto gibi çıkış: Haram yemedim, yedirmem.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, yerel seçimden sonra ilk kez toplanan Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi toplantısında yaşanan ‘yetki’ tartışması sonrasında kritik bir açıklama yaptı. Yavaş, “Bu yaşıma kadar haram yemedim. Bu yaştan sonra ne haram yerim, ne de haram yediririm” dedi.
Yavaş, 13 Nisan günü yaşanan belediye şirketlerinin denetim yetkisinin Meclis'e devredilmesi tartışması üzerine dün şu açıklamayı yaptı:
HARAMA MEYLEDERSE KARŞIMA DİKİLİN
“Bu yaşıma kadar haram yemedim. Bu yaştan sonra da ne haram yemenin ne de haram yedirmenin riskine dahi girecek değilim. Olur da belediyede göreve getirdiğim arkadaşım harama meyleder, sizler de karşıma dikilmezseniz 5 buçuk milyon hem şehrimize hem bu dünyada hem de ahrette hesap vermek zorunda kalırsınız. Her şeyin kayıt altına alındığı bilişim çağındayız. Bu kayıtları 100 yıl sonra gelecek olan torunlarımız bile okuyabilecek durumda. O yüzden yapılan iyi ve kötü ne varsa, tarihe miras kalacak.”

O YETKİ HEP BAŞKANDA: AKP-MHP grubunun verdiği önerge ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanının yetkisi Meclis'e verilmek istendi. Böylece belediyeye bağlı şirketlerin yönetim kurulları ve denetlenmesiyle ilgili yıllardır başkanda olan yetki alınmak istendi.
‘İŞÇİLERİ KORUMAK İSTEDİK' SAVUNMASI: AKP Belediye Meclisi Grup Başkanvekili Mümin Altunışık, işleme konulmayan önergeyi “Bu önergeyle belediyeden atılması düşünülen işçileri de korumak istedik” diye savundu.


 
O YETKİ HEP BAŞKANDA: AKP-MHP grubunun verdiği önerge ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanının yetkisi Meclis'e verilmek istendi. Böylece belediyeye bağlı şirketlerin yönetim kurulları ve denetlenmesiyle ilgili yıllardır başkanda olan yetki alınmak istendi.
‘İŞÇİLERİ KORUMAK İSTEDİK' SAVUNMASI: AKP Belediye Meclisi Grup Başkanvekili Mümin Altunışık, işleme konulmayan önergeyi “Bu önergeyle belediyeden atılması düşünülen işçileri de korumak istedik” diye savundu.
 &&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&6666&&&&&&&&

CEZAYİR’DE HALK’IN PROTESTOLARI DURULMUYOR.


Halk neden Buteflika'yı istemiyor?

Cezayir’i 20 yıla yakın süredir idare etmeye çalışan 81 yaşındaki Buteflika’yı Cezayir halkı artık liderleri olarak görmek istemiyor.

81 yaşındaki politikacının ileri yaşı, sağlık sorunları, ekonomik sıkıntılar, gençlerin işsizliği Cezayir halkını sokağa dökmüş durumda.

Cumhurbaşkanı’nın ağır sağlık sorunlarına ve ilerleyen yaşına rağmen adaylıkta direnmesi binlerce Cezayirlilerin tepkisini çekmiş bulunmaktadır.

Hemen hemen her ülkedeki siyasetçiler oturdukları koltuğu kolay kolay bırakmak istememekteler.
Koltuğa sahip olan Liderlerin etraflarında oluşan menfaatçi gruplar, liderleri koltuğu kaybedince, kendi ekmeklerinden olma korkusu ile, liderin koltuğunu bırakmaması için baskılarını da arttırırlar.
Cezayir’de de ilerlemiş yaşına ve hastalığına rağmen Cezayir Cumhurbaşkanı Buteflika’nın koltuğunu bıraktırmamak mücadelesi yapılmaktadır.
Fransa'daki Uluslararasi İlişkiler Ve Stratejik Araştırmalar Enstitüsü'nde araştırmacı olarak çalışan Brahim Oumansour protestoların kaynağında Cezayirlilerin kendilerinin küçük düşürüldüğü kanısı olduğu görüşünde. Ayrıca Oumansour'a göre Buteflika'nın bu 'koltuk sevdası' ülkenin yurt dışındaki imajının zedelendiği düşüncesinin yayılmasına da neden olmuş. Bu kanının oluşmasında sosyal ağların yeri büyük. Zira teknolojinin imkanlarından gittikçe daha fazla faydalanan gençler sosyal ağları aktif olarak kullanıyor ve başka ülkelerde yaşam şartlarının ne durumda olduğunu net bir şekilde görebiliyor. Bu saptama nedeniyle oluşan tepki sosyal ağlarda hızlı haberleşmenin sonucunda gençlerin organize olup protestolarda aktif rol alması ile dışa vuruluyor.
 &&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&



Arnavutluk'ta Muhalifler Hükümete Karşı Sokağa Çıktı




Arnavutluk'un başkenti Tiran'da binlerce muhalif, sosyalist hükümetin ve Başbakan Edi Rama'nın istifası için gösteri yaptı.

Göstericiler polise sert cisimler ve havai fişeklerle saldırdı. Polisgöstericilere karşı göz yaşartıcı gaz bombası kullandı.
Merkez Sağ Demokrat Parti önderliğindeki muhalefet, Başbakan Edi Rama'nın Sosyalist Partisi hükümetini rüşvete bulaşmak ve organize suç örgütleriyle bağlantılı olmakla suçluyor. 4 saatten uzun süren gösteriler, gece yarısından sonra durduruldu.
&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&
Rusya Özel Kuvvetleri'nin (Spetsnaz) Sibirya'daki Tümen kentinde IŞİD'e karşı operasyon düzenleyerek, iki militanı öldürdüğü ve örgütün yakın zamanda gerçekleştirmeyi planladığı bir saldırıyı önlediği belirtildi.

Rusya Ulusal Terörle Mücadele Komitesi'nden yapılan açıklamaya göre Rus Özel Kuvvetleri, Tümen kentindeki bir hücre evine ağır silah ve patlayıcılarla baskın düzenledi.
Militanların ateşle karşılık vermesi üzerine yaşanan çatışmada iki militan öldürüldü. Başka can kaybı veya yaralanma olmadı.