17 Kasım 2018 Cumartesi

ULUSAL HABER VE ULUSAL AJANS'IN YAYINI SES GETİRDİ. "Türkiye'nin BM Gündemine Taşıdığı Myanmar Kararına Büyük Destek" Zalime karşı mücadele etmeyen zavallı/aciz; Zulme karşı çıkmayan DİLSİZ ŞEYTAN'dır.

Türkiye'nin BM Gündemine Taşıdığı "Myanmar (kınama ve çağrı!..) Kararına" Büyük Destek...
ZALİMLERE KARŞI DURMAYAN, MASUM VE MAZLUMLARIN CAN DÜŞMANIDIR
"Başta NYANMAR, Doğu Türkistan, Afganistan ve özellikle "Sözde Müslüman Suud ve İran" tarafından alçakça zulme maruz YEMEN olmak üzere: İslâm ülkelerinde pervasızca uygulanan "İNSANLIK DIŞI ZULÜM" işkence, soykırım, mezalim ve katliamlara seyirci kalan tüm Müslüman idareciler, bilumum sorumlular ve BM kahrolsun!.."
(Ulusal Haber & Ulusal Ajans 06 Kasım 2018)
BİZİM KADAR UĞRAŞAN OLMADI
"BÜTÜN ZAMANLARIN "en zayıf en şahsiyetsiz ve aciz devlet sorumluları" BU DEVRİN UTANCI OLARAK; Tam bir aymazlıkla aramızda dolaşıp sanki işkencede ortakmış gibi; Zalimlere ve alçakça mezalimlere seyirci kalıyorlar. BM: Myanmar'daki askeri liderler ve Nobel Barış ödüllü Aung Sang S.K. soykırımdan yargılanmalı. (Ulusal Haber & Ulusal Ajans 27 Ağustos 2018)
VE NİHAYET!.
Türkiye'nin öncülüğünde Myanmar'da özellikle de Arakanlılara yönelik "insan hakları ihlallerini kınayan ve hesap verebilirlik çağrısı yapan" Birleşmiş Milletler (BM) kararı büyük destek aldı. 
(Kaynak: SDE Editör. 17 Kasım 2018)
Türkiye'nin başı çektiği, Myanmar'daki insan hakları ihlallerini kınayan ve hesap verebilirlik çağrısı yapan (bu çağrılar dışında herhangi bir baskı, menni müdahale, tedbir, zorunluluk ve yaptırım istemi içermeyen; Usulen ve formalite icabı verilmiş) Birleşmiş Milletler kararı (hiçbir yaptırım, insan haklarına saygı, vatandaşlık haklarının iadesi, malların geri verilmesi, eşit vatandaşlık, özgürlük ve güvenlik şartı içermediği için) büyük destek aldı.
Türkiye'nin, (dünyanın en pasif, palyatif, zayıf, etkisiz ve dış güdümlü sözde örgütlerinden birisi olan) İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) adına sponsorluğunu yaptığı ve Avrupa Birliği'nin (AB) de destek verdiği Myanmar'daki insan hakları ihlallerine dikkati çeken karar tasarısı BM Genel Kurulu'nda insan hakları konularının görüşüldüğü 3. komitede oylamaya sunuldu.
Türkiye'nin başı çektiği karar 193 üyeli BM'de büyük destek aldı. Karara 142 ülke destek verirken, (Doğu Türkistan Soykırımını, kültür emperyalizmi ve kanlı asimilâsyonlarını inatla, ısrarla ve bütün hür dünyaya rağmen "ALÇAKÇA VE KÜSTAHÇA" sürdüren) Çin başta olmak üzere (muhtemelen vampir, yarasa ve kene güruhundan emperyalist) 10 ülke karşı çıktı, 25 ülke ise çekimser kaldı. Karara ayrıca 103 ülke de sponsor oldu.
Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, kararla ilgili komitede yaptığı konuşmada, Myanmar'da Arakanlı Müslümanlara ve diğer azınlıklara karşı işlenen ciddi insan hakları ihlallerinin (değil; Soykırım, Katliam, Vahşet, Cinayet ve en insanlık dışı kabilinden baskı, zulüm, işkence, gasp-irtikap, yağmalama, soygun-vurgun ve sürgün) uluslararası toplumu endişelendirmeye devam ettiğini söyledi.
Myanmar'da halkın yıllardır şiddet (işkence, cinayet, katliam, devletten dışlama ve demokratik haklardan yoksunluk) döngüsü kapanına sıkışıp kaldığına ve zorla yerinden edildiğine dikkati çeken Sinirlioğlu, 25 Ağustos 2017'den sonra yaşanan olayların bu kısır döngünün (vahşet, dalalet, insanlık ve İslâma hıyanetin) son örneği olduğunu ifade etti.
BM Uluslararası Bağımsız Myanmar Soruşturma Misyonunun raporundaki Arakanlılara yönelik ''sistematik, sarsıcı, acımasız'' saldırıları hatırlatan Sinirlioğlu, ''Bu kısır döngüye son vermek için Myanmar hükümetinin öncelikle barışçıl bir şekilde bir arada yaşama ve mültecilerin güvenli bir şekilde geri dönüşü için Arakan eyaletinde gerekli koşulları sağması gerek.'' dedi.
Aynı zamanda her türlü şiddete son verilmesi ve insani yardımların girişine izin verilmesi gerektiğinin altını çizen Sinirlioğlu, ''Şiddete başvuran failleri adalete teslim etmek de bu döngünün tekrarına son vermek açısından kritik öneme sahip.''diye konuştu. Sinirlioğlu, Türkiye'nin İİT adına AB ile ortaklaşa sunduğu tasarıda Myanmar’da yaşanan ciddi insan hakları ihlallerinin güçlü şekilde kınandığını ve hesap verebilirliğin temini için ihlallerin tam ve bağımsız şekilde soruşturulmasının talep edildiğini vurguladı. Myanmar'ın Arakanlı Müslümanlar konusunda BM ile yaptığı iş birliğine de değinen Sinirlioğlu, ''Myanmar'ın bu adımları atarken samimiyetine hala inanmak istiyoruz.'' dedi. Arakanlıların geri dönüşünün Bangladeş'teki bir mülteci kampından ayrılıp Myanmar'da başka bir kampa yerleşecek şekilde olamayacağını da belirten Sinirlioğlu, Arakanlıların evleri neredeyse oraya dönmesi ve temel haklarının garanti altına alınması gerektiğinin altını çizdi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder