Ermeni diasporasının,
Vatikan Bankası IOR’a 25 milyar dolar aktarma sözü karşılığında Papa’nın
‘Soykırım’ dediği iddia edildi. Ermeni
diasparası "Ermeni diasporanın" son oyuncağı Papa Francis oldu. Önceki gün
Ermeniler için düzenlediği ayinde 1915 olayları için ‘Soykırım’ ifadesini
kullanan Papa’nın, bir anlaşma gereği bu hamleyi yaptığı iddia edildi.
Adı
skandallarla anılan Vatikan Bankası IOR’a 25 milyar dolar aktarma sözü veren
Ermeni diasporanın Papa Francis’i satın aldığı belirtildi. Nakit olarak İsviçre
bankalarından aktarılan paranın, geçtiğimiz hafta son taksitinin de ödendiğine
dikkat çekildi. Las Vegas kumarhanelerinin mimarı olan dolar milyarderi Kirk
Kerkorian’ın bu işi organize ettiğine dikkat çekildi. Kerkorian’ın, 15’i ABD’de
yaşayan 20 işadamından bu parayı 5 yıllığına aldığı öğrenildi. Türk düşmanı
olan Kerkorian, bu paranın garantisini aldıktan sonra yeni yılın ilk günlerinde
Papa ile bir görüşme yaptığı da iddialar arasında. Papa’nın bu teklife önce
olumsuz yaklaştığı, ancak bankanın finans konusundaki sıkıntıları göz önünde
bulundurduktan sonra ‘Evet’ dediği ifade edildi.
24 NİSAN ERİVAN TAKTİĞİ
Papa
Francis’in 24 Nisan’da Erivan’a gitmemesinin nedeni ise, taraf olduğunun net
olarak ortaya çıkmasından korkması gösterildi. Geçen yıl Moskova’da gözaltına
alınan ve ev hapsinde tutulan Ermeni işadamı Levon Ayrapetyan da Papa’nın ikna
edilmesi konusunda danışmanlarını görevlendirdi.
SON SÖZÜ
SÖYLEDİ
Jerr
Hrimiyan (Bestekar): Ermeni soykırımı nedeni ile ilgili Türkiye’ye ve dünyaya
soykırım iddiaları ile ilgili olarak en güzel yanıtı Cumhurbaşkanımız Tayyip
Erdoğan vermiştir. Cumhurbaşkanı Erdoğan,güzel ve insancıl duygularla hiçbir
cumhurbaşkanının cesaret edemeyeceği duygularla acıları paylaşmıştır. En güzel
mesaj Erdoğan’ın mesajındadır…
AYRIMCI PAPA
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Papa Francis’in Ermeni iddialarıyla ilgili sözleri konusunda açıklamalar yaptı. Çavuşoğlu, “Her şeyden önce hem Papa hem de Ermeni temsilcilerin yaptığı açıklamalar tarihi ve hukuki gerçeklerle bağdaşmamaktadır. Bosna ve Ruanda olayları uluslararası mahkemelerce soykırım olarak saptanmasına rağmen bunlara ‘toplu kıyım’ diyor ama hukuken tanınmayan 1915 olaylarıyla ilgili ‘soykırım’ ifadesini kullanıyor. Burada ayrımcılık var” dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Papa Francis’in Ermeni iddialarıyla ilgili sözleri konusunda açıklamalar yaptı. Çavuşoğlu, “Her şeyden önce hem Papa hem de Ermeni temsilcilerin yaptığı açıklamalar tarihi ve hukuki gerçeklerle bağdaşmamaktadır. Bosna ve Ruanda olayları uluslararası mahkemelerce soykırım olarak saptanmasına rağmen bunlara ‘toplu kıyım’ diyor ama hukuken tanınmayan 1915 olaylarıyla ilgili ‘soykırım’ ifadesini kullanıyor. Burada ayrımcılık var” dedi.
Avrupa
Parlamentosu'nu uyarıyoruz AİHM kararını çiğneyemezsin! Avrupa
Parlamentosu “AIHM YERINE KARAR VEREMEZ!..”
PAPA
Franciscus’un Vatikan’da 1915 olayları için “soykırım” terimini kullanarak
yaptığı kışkırtmanın ardından bugün de “soykırım tasarısı” Avrupa
Parlamentosu’nda (AP) oylanacak. AP, 12 Mart günü, AB Dışişleri Komitesi’nin
hazırladığı ve 77. maddesinde “Ermeni
soykırımının 100. yılında AB üyesi ülkeler tarafından tanınması ve
üye ülkeler tarafından kabulünün tavsiyesi” ifadeleri bulunan raporu kabul
etmişti.
Geçen
günlerde de Avrupa Parlamentosu’nun en büyük grubu EPP (Avrupa Halk Partisi)
Türkiye’yi sözde Ermeni soykırımını tanımaya çağırmış ve gerekenin yapılması
için AB ülkelerine çağrıda bulunmuştu. Yapılacak oylama sırasında Vatan Partisi Avrupa
Temsilciliği, Talat Paşa Komitesi, Türkiye Gençlik Birliği ve Atatürkçü Düşünce
Dernekleri Birliği Avrupa genelinde AB temsilcilikleri önünde olacak. Eşzamanlı basın açıklaması
yapma kararını öğrenen İsveç ve İsviçre’deki Türk toplumunun temsilcileri de AB
temsilcilikleri önünde Vatan Nöbeti’ne destek kararı aldı. Oylamaya karşı dün
de 751 AB parlamenterine mektuplar ulaştırıldı.
‘AVRUPA’DAKİ
TÜRKLER KAYITSIZ KALMAYACAK’
İngilizce
hazırlanan, Vatan Partisi Avrupa Temsilciliği, Avrupa ADD Birliği ve Avrupa
Talat Paşa Komitesi’nin imzasını taşıyan ve 751 parlamentere ulaştırılan uyarı
mektubunda şu ifadelere yer verildi: “Avrupa Parlamentosu, hukuka aykırı
davranıyor, AİHM ve Lahey Adalet Divanı kararı açıkça çiğneniyor. Avrupa’daki 5
milyon Türk, bu hukuksuzluğa kayıtsız kalmayacaktır.”
‘5 MİLYON
TÜRK’Ü HAPSE Mİ ATACAKSINIZ?’
BrükseL’de
bulunan Vatan Partisi Avrupa Temsilcisi Beyhan Yıldırım, Aydınlık’a
yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “751 AB Parlamentosu üyesi vekile
uyarı mektuplarımızı ulaştırdık. Türk toplumunun temsilcileri olarak,
parlamenterlerden görüşme talebinde de bulunduk. 5 milyon Türk’ü ne
yapacaksınız? Hapse mi atacaksınız? Bu dava hukuken ve siyasi olarak
bitmiştir. Görmüyor musunuz? AB Parlamentosu, kendi hukukunu da hiçe
saymaktadır. Açıkça AİHM’nin 2. Dairesi’nin Perinçek-İsviçre davasına ilişkin
aldığı karar, Lahey Adalet Divanı’nın kararı çiğnenmektedir. Avrupa, bu
hukuksuzluktan vazgeçmezse bilsinler ki, Avrupa’daki Türk toplumu gelişmeler
karşısında ayağa kalkmasını bilir. İlk büyük tepkimizi, 24-25 Nisan 2015
tarihinde Frankfurt ve
Berlin’de devasa yürüyüşlerle veriyoruz.”
‘VATAN
SAVUNDUK’
Türkiye
Gençlik Birliği Avrupa’nın da konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada şunlar
kaydedildi: “Bizler soykırım yapmadık, vatan savunduk! Kanlı tarihinizle
yüzleşin ve bügüne kadar işlemiş olduğunuz insanlık suçlarından dolayı başta
büyük Türk milleti olmak üzere bütün mazlum milletlerden özür dileyin.
1915’lerde Ermeni halkının çekmiş olduğu acıların da sebebi siz, İngiliz,
Fransız ve Amerikan emperyalistlersiniz.
‘POLİTİK BİR
KARAR’
Emekli
Büyükelçi Pulat Tacar, “Avrupa Parlamentosu’nda bu karar yüzde 100 çıkacaktır.
1987 senesinde çıkan karar sırasında orada büyükelçiydim ve o kararın nasıl
çıktığını bizzat gözlemledim. Kararın çıkmaması için her türlü gerekçe vardı.
Karar komitede bütün soykırım kelimeleri yok edilerek genel kurula getirildi.
Politik bir karardır, parlamento yargılayamaz. Doğu Perinçek-İsviçre davası
düşünceyi ifade özgürlüğü davasıdır. AİHM 2. Dairesi’nin aldığı karar
Perinçek’in düşünceyi ifade özgürlüğü çerçevesinde ‘Ermeni soykırımı’
olmadığını ve bunun bir uluslararsı yalan olduğunu ifade etmesinin kendisini
mahkum etmeye yeterli olmadığını söylemişti. AİHM Ermeni soykırımı konusunda
herhangi bir karara varmamıştır.Doğu
Perinçek’in söylemi hukuksal bakımdan önemlidir. Perinçek, hukuksal
bağlamda ‘soykırım’ denemez diyor. Diğerlerinin söyledikleri ise siyasal
bağlamda söylenebilir. Aradaki fark çok önemlidir. Soykırım sözleşmesi hukuksal
metindir. Hukuksal metinde gayet açıkça neye soykırım deneceği ve hangi
şartlarda soykırım deneceği açıktır.”
‘MÜCADELEMİZLE
AVRUPA’YI AYDINLATACAĞIZ’
Talat Paşa
Komitesi Avrupa Sözcüsü Niyazi Öncel de “Bu kararları tanımıyoruz.
Gayriciddidir, hukuki değildir. Talat Paşa Komitesi olarak, yurtdışındaki vatandaşlarımızın yanında ve
önlerinde olmaya devam edeceğiz. Milletimize söz veriyoruz. Büyük kitlesel
yürüyüşlerle Avrupa’ya, ABD’ye gereken mesajlar verilecektir” diye konuştu.
‘TÜRKİYE’DE
BAŞKA VATİKAN’DA BAŞKA...’
Dışişleri
Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Papa’nın Ermeni iddialarını destekleyen açıklamasını
eleştirdi, “Dini liderler nefreti, kini değil, barışı, kardeşliği ön plana
çıkarmalı” dedi. Çavuşoğlu, Papa’nın Türkiye’de farklı, orada farklı
konuştuğunu kaydetti. Bu durumu samimiyetsizlik olarak nitelendiren Çavuşoğlu, “İster
dini lider olun, ister bir ülke lideri, söylemlerimiz birbiriyle tutarlı
olmalıdır” diye konuştu.
ASALA
VATİKAN’DAKİ 2 ELÇİMİZE SALDIRMIŞTI
Türkiye’yi
Ermeni soykırımı yapmakla suçlayan Vatikan’da görevli 2 Türk büyükelçi, Ermeniterör örgütü
ASALA’nın saldırısına uğramıştı. Emekli büyükelçiler, Papa Franciscus’un
Türkleri Ermenilere soykırım yapmakla suçlaması sonrası Aydınlık’a yaptıkları
açıklamada Papa’ya, Ermeni terör örgütü ASALA’nın Vatikan’da görev yapan Türk
büyükelçilere yönelik saldırılarını hatırlattılar. Emekli Büyükelçi M. Nuri
Yıldırım “Vatikan’da görev yapan Büyükelçi Taha Carım 1977’de Ermeni
teröristlerinin saldırısında yaşamını yitirdi. Yine bir başka saldırıda 1979
yılında bir başka büyükelçimiz Vecdi Türel ve koruması yaralandı. Papa
Franciscus bunları hatırlıyor mu?” dedi.
HOLLANDA’DA
TÜRKLER 127 VEKİLE DAVA AÇIYOR
Hollanda
Türkleri Konseyi, 1915 olaylarıyla ilgili Hollanda parlamentosunun alt kanadını
oluşturan Temsilciler Meclisi üyeleri ve Avrupa Parlamentosu üyelerini
mahkemeye vermeye hazırlanıyor. Konsey Başkanı Sefa Yürükel ve Mustafa Cingöz,
Hollanda parlamentosunda geçen hafta gündeme gelen ve 13 ret oyuna karşılık 127
oyla kabul edilen “Ermeni Soykırımı” önerisinin Türk toplumuna karşı işlenmiş
bir iftira suçu olduğunu belirtti. Yürükel ve Cingöz, hafta sonu düzenledikleri
basın toplantısında, Hollanda parlamentosunda öneriye “Evet” diyenlerin
aldıkları kararla Hollanda’da yaşayan 500 bin Türk’ü rencide ettiklerini
vurgulayarak öneriyi sunan ve buna destek veren partilerle milletvekilleri
hakkında dava açacaklarını kaydetti.
‘PAPA
MAHKEME GİBİ HÜKÜM VEREMEZ’
Papa’nın
düzenlediği ayinde 1915 olayları için “Ermeni soykırımı” ifadesini kullanmasına
tepki gösteren emekli Büyükelçi Onur Öymen, Papalığın bir din devleti olduğuna
dikkat çekerek, “Din devletinin siyasi konularda görüş belirtmesi doğru değil.
Papalık kendini mahkeme yerine koyuyor. Bu konuda, alınmış bir mahkeme kararı
var. AİHM, Perinçek davasında, bu olayın soykırım olarak tanımlanamayacağına
karar vermiştir. Mahkeme kararını bile bile sanki papalık AİHM’den daha üstün
bir makammış gibi hüküm veriyor” dedi. Öymen, Papa’nın tarihi konuları
tartışmaya girerse kendisinin de üzüntü verici bir durumla karşılaşabileceğini
kaydetti.
AVİM BAŞKANI
KILIÇ: PAPA’NIN ÇIKIŞI PLANLI
Avrasya
İncelemeleri Merkezi (AVİM) Başkanı emekli Büyükelçi Alev Kılıç, Papa’nın
sözlerini Aydınlık’a değerlendirdi. Ermeni diyasporasının bugüne kadar soykırım
iddialarını ve kampanyalarını 3 ayak üzerine inşa ettiğini vurgulayan Kılıç,
“Bunlardan biri siyasi, biri tarihi, biri de hukuki. Bu üç ayaktan tarihi ayak
Türkiye lehine döndü. Yapılan aydınlatıcı çalışmalar, incelemeler bunda etkili
oldu. AİHM’in soykırım olmadığını tescil etmesi ise noktayı koydu. Hukuki
ayakta ise hiç başarılı olamadılar” dedi. Diyasporanın elinde bir tek siyasi
propaganda kaldığını kaydeden Kılıç, “Şimdi siyasi boyuta dini boyutu
eklediler. Vatikan’da Papa’nın yaptığı soykırım açıklaması planlı bir olay.
Toplantıya katılanlar da bunun göstergesi” diye konuştu.
(REF: Aydinlik
Gazetesi)
MÜTHİŞ BİR
İDDİA: “Erməni diasporasi qondarma
"soyqırım" eylemi içün pope Fransis'a 25 milyon Dollar rüşvet vermiş!”
From: AzerNews
HABER:
Dr. Kayaalp Buyukataman, TF
ADVISORYBOARD - Turkish Forum Dunya Turkleri Birligi Bilgi: Haluk TARCAN
Cumhuriyyet.az
avropa.info-ya istinadən xəbər verilir ki Erməni diasporasi qondarma
"soyqırım" eylemi icün pope Fransis'a 25-milyon Dollar rüşvet
vermiş! Erməni diasporunun külli miqdarda pul ilə ələ aldığı sonuncu oyuncağı Roma'da Pope
Fransis olub. Pope Fransiskin ermənilər üçün təşkil etdiyi tədbirdə
1915-ci il 1-ci Dünya Savaşi hadisələrini soyqırım adlandırmasının alt səbəbi
bəlli olub.
Basinda
yayılan xəbərlərdə
Pope'ın Erməni diasporuilə razılaşdığı içün bucür açıqlama
verdiyi bildirilir. Xəbərlərdə
Vatikan Bank'ına 25 milyon dollar pul köçürməsin
boynuna alan Erməni diasporu pope'i bu yolila əlaldığı söylənilir.
Xəbərlərə görə İsveç banklarından pulun son hissəsi keçən
həftə
köçürülüb. Bu işin yapımının başadami Las-Vegas
qumarxanalarının içadamlarindan sayılan Kirk Kerkoryan olduğu
bildirilir. Kerkoryan'ın bu pulu 20 Ermeni asilli işadamından
ve... aldığı soylənilir. Beləliklə
qondarma "Ermeni soyqırım" oyunlari bir əsirdir, bir yalanin corəgini yiyən Ermeni diasporu əlilə,
xristian aleminin bir yeni böyük ayıbına civirilir. Sayqılarımla, E. Altunbay - 14.4.2015
Billionaire Kirk Kerkorian
funding a film about the Armenian genocide JoBlo.com -
18 hours ago, The one time
owner of MGM may be 97 years old but that hasn't stoppedKirk Kerkorian from ... More news for kirk kerkorian
ELEŞTİRİ; YORUM VE KATKILAR:
ELEŞTİRİ; YORUM VE KATKILAR:
BÖYLE BUYURMUŞ PAPA EFENDİ HAZRETLERİ
Hristiyanlik insanlik tarihinde yukselen en sapikca
sistemdir. Thomas Jefferson (1743-1826),
Tum mabet ve kiliseler yikilip dumduz edilmelidir. Bunlardan bir iki tanesinin enkazi saklanip, ibret almalari icin, gelecek kusaklara Hristiyanligin yilan yumurtalarini biraktigi yerler olarak gosterilmelidir. Nietzsche (1844-1900)
Tum mabet ve kiliseler yikilip dumduz edilmelidir. Bunlardan bir iki tanesinin enkazi saklanip, ibret almalari icin, gelecek kusaklara Hristiyanligin yilan yumurtalarini biraktigi yerler olarak gosterilmelidir. Nietzsche (1844-1900)
Once sunu belirteyim. Hz İsa'yi seven ve sayan insanlar bu
yazdiklarim icin alinmasinlar. Sozum o kisiye degil, ama onun ogretisini
tarihin en korkunc zulum mekanizmasina ceviren Katolik Hristiyanliga.
Dunyamizda finans-yayilmacilik-din tabanli savaslar surerken,
uzun bir suredir, bakalim Hristiyanlik ne zaman isin icine karisacak diye merak
ediyordum. Sagolsun, Papa hazretleri beni mahcup etmedi, bir demec patlatip,
bizim uyguladigimiz iddia edilen Ermeni soykirimi hakkinda konustu. simdi bu
isin tarihi arka planina deginmeyecegim. Birakalim tarihciler ve siyasetciler
tartissin. Ben geleyim Papa efendiye.
Papa hazretleri, bence, biraksin Ermeni meselesini de, kendi
kilisesine bagli papazlarin senede kac cocuga tecavuz ettiklerinin bilancosunu
cikarsin. Ama dilerse, Vatikan bankasinin Mafya ile olan iliskileri hakkinda
bir vaaz da verebilir. Dinlemek isterim. Hic kimseye hesap vermeden yatirim
yapan Vatikan Bankasini kullanarak, İtalyan Gambino ailesinin eroinden gelen
parayi nasil akladigini dinlemek ogretici olabilir. Ama bu konular isine
gelmiyorsa, Nazi altinlarinin nasil saklandigini veya kendilerine Benito
Mussolini'nin nasil yardim ettigini de anlatabilir.
Daha eskilere gidelim mi? Mesela kara Afrika'sinda yasayan
yerlilerin nasil kole edildiklerini, nasil tasindiklarini anlatalim mi? Elmina
kalesinin ismini kac kisi bilir? 1492 yilinda Gana'da kurulan bu kaleye
zenciler getirilir, tutsak edilir ve kole tacirlerinin gemileri ile yeni
dunyaya gonderilirdi. Orda ise, hem yerel halk, hem de getirilen zenciler
yuzyillarca dovule dovule, akla hayale gelmeyecek iskencelerle calistirildilar.
Yapilanlar inanilacak gibi degildi. Herhangi bir zenci, cagrildigi zaman hemen
kosa kosa "efendisinin" yanina gitmezse kollari bacaklari koparilarak
olduruluyor ve cesedi digerleri gorsun diye sergileniyordu. Kimse bana, efendim
bu islerin Hristiyanlikla ne alakasi var, demesin. cunku beyaz efendiler,
Kuba'dan baslayip, tum Guney Amerika'yi kapsayan istilalarinda, gittikleri
yerlere ilk olarak hasmetli bir kilise dikiyorlar ve onun insaatinda koleleri
kullaniyorlardi. Bu halk sonradan Hristiyan oldu, cogu gecmislerini unuttu,
simdi ise kiliselerinde mutlu bir sekilde ilahiler okuyorlar.
Ya Aborjinler nasil Hristiyan oldu ? Kitaya 18. yuzyilda
İngilizler ve diger beyazlar geldiginde Aborjinlerin goklerdeki kutsal
babamizdan haberi bile yoktu. Bugun ise yerel halkin yaklasik %80'i
Hristiyandir. Avusturalya cok verimliydi. Tarlalarda calistirilan Aborjinlerden
herhangi biri en ufak bir direnis gosterdiginde, parmaklari kopariliyor ve
kendi ailesinin gormesi icin onlarin onune atiliyordu. Kitada cocuk islah
evleri kuruldu. Burda yerli cocuklar, rahibelerin gozetiminde en kati disiplin
kurallari uygulanarak yetistirildiler.
Kuzey Amerika yerlilerine ne dersiniz ? Tarihin gordugu en
korkunc "soykirim". Bu kelimeyi bilerek kullaniyorum. Hic
tartismasiz, tam bir soykirim. Kac milyon kisinin olduruldugu bile belli degil.
Beyaz adamin kitada yayilmasi ile o topraklarda yuzyillardir yasamis olan
zavalli insanlar bir kiyima ugradilar. "Rezervasyon" kelimesinin
anlamini bilir misiniz? Bu kelime, kizilderilileri verimsiz topraklara surmek
icin kullaniliyordu. İrili ufakli onlarca kabile; Navajolar, Cheyenneler,
Apacheler, Creekler, Siyular, Seminoller ve digerleri, corak topraklarda olume
terkedildi. Sonunda buyuk cogunlugu asimile edildiler, bazilari ise alkolik
oldu.
Peki, Papa efendi hazretleri, insanligin buyuk beyinlerinin,
bilimcilerin, sanatcilarin eserlerini nasil seytan isi olarak gorduklerini
aciklamak ister mi? Hani su meshur "Index Librorum Prohibitorum"
Papaligin yasakladigi kitaplar ve yazarlar. Victor Hugo, Balzac, Copernicus,
Spinoza, Kant, Galilei, Hume, Descartes, Andre Gide, Montaigne, Voltarire,
Diderot ve daha yuzlercesi, kendi kutsal palavralarina uymadigi icin nasil
yasaklandi...onu da bir zahmet aciklasinlar.
Ya kadinlarla kedilerin yakilmasi? Kadinlar cadi olarak
goruldukleri ve kediler de ugursuz yaratiklar olarak kabul edildikleri icin kac
milyon kadin yakildi acaba ? 1200'ler ile 1700'ler arasinda surdurulen cadi
avinda, papaligin kadinlari seytan ilan eden kac tane "fetvasi"
yayinladi, acaba aciklama zahmetinde bulunurlar mi? Mesela hafizasini biraz
zorlayip Papa VII ve VIII İnnocent'in "Hristiyanligin kesin emri
olarak" cadilarin kedileriyle birlikte yakilmalarina dair verdigi
fetvalari bir okusa da dinlesek ...simdi inanmasi cok zor gelir; ama kurulan
cadi mahkemlerinde, kediler de aynen insanlar gibi yargilaniyordu. Kadinlar
ise, ciglik cigliga bagirarak seytanla isbirligi yaptiklarini itiraf ediyorlardi.
Elbette engizisyonun yardimi ile !
Burda birakiyorum. Aslinda daha neler neler var...yuzyillara
dayanan kan, iskence ve tecavuz dolu bir tarih.
Saygilar..
Saygilar..
Levent Erturk
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder